Galatasaray Teknik Yöneticisi Okan Buruk, Antalya kampında basın mensuplarıyla bir ortaya geldi. Buruk, grubunun ligdeki performansı, oyuncular ve kamptaki son durum üzere birçok mevzu hakkında bilgiler verdi. Buruk, genç oyuncularından şad olduğunu belirterek, “Sakatlıklar, ulusal grup serüveni ve hastalıklar oldu. Bu süreçte birçok genç oyuncuyu kampa getirdik. Hepsinden çok mutluyuz. Sakatlıklar olmasa da oynatacaktık lakin akademide bulunan oyuncularımız ne kadar çok mühlet alırsa bizim için o kadar sevindirici olur. Geleceğimiz sağlam, genç oyunculardan bir tane birinci 11 çıkabilir” tabirlerini kullandı.
“Geçen dönemden çok az oyuncu var”
Takımının ligdeki durumu hakkında açıklamalarda bulunan Buruk, fikstür güç olduğunu tabir ederek, “Yeni bir ekibiz ve geç oluştuk. İdarenin gelişi, benim başlamam ayrıyeten oyuncuların gelişi geç oldu. Transferin son günü 5 transfer yaptık lakin başımızda daima kazanmak vardı. En üstte olabilmek değerliydi. Fikstür olarak da bizim için zordu. 8 deplasman, 5 iç saha maçı oynadık. İkinci yarı bizim için avantaj olacak. Puan olarak daha yükseğini alabilirdik fakat ortaya başa baş girmemiz bizim için kıymetliydi. Birinci 11’i, giren ve çıkanları, rotasyonları oturttuk. Geçen yıldan elimizde bir takım yok. Fenerbahçe ‘nin bir takımı vardı ve üzerine koydu. Trabzonspor bir değişime girdi. Biz yeni bir takım oluşturduk. Birinci 11’e baktığımızda geçen dönemden çok az oyuncu var. Kimi maçlarda kısım bölüm âlâ oynadık ancak Başakşehir maçında skordan bağımsız olarak daha uzun müddet uygun performans gösterdik. Skorun yanında oyunun hiçbir dakikasında önde baskıdan, duruma girmekten vazgeçmedik. Maçın sonuna kadar dinamizmimiz, hırsımız ve isteğimiz vardı. Alanyaspor maçında da 10 kişi kalana kadar uygunduk. Beşiktaş maçında 2-1’den sonra oyunu domine ettik. Denetim ettiğimiz oyunu devam ettirmemiz gerekiyor. Artık orta oldu, oyuncular ulusal ekiplere gitti, sakatlıklar oldu fakat bıraktığımız yerdeki performansı en kısa vakitte yakalamamız gerekiyor” tabirlerini kullandı.
“Icardi konusunda her şey benim kontrolümde”
Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin daima gündeme geldiğini söyleyen Okan Buruk, “Her şey benim denetimimde gelişiyor. Kontrolümün dışında olan bir şey yok. Sonuçta elimizde robotlar yok. Hepsinden tıpkı şeyi bekleyemeyiz. Değerli olan oyuncuları ortamızda ve canlı tutmak. Bazısının özel hayatıyla ilgili, bazısının ruhsal sorunu oluyor. Hepsini kabul edip, onlara yanlışsız bir biçimde yaklaşarak, onları ekibin içinde tutmamız gerekiyor. İsim olarak en yüksek mesleğe sahip oyuncular bizde. Hepsi düzgün karakterler ve şanslı olduğum nokta bu. Icardi’de çok çalışkan bir oyuncu. Sakatlanmadan evvel 5 gün çok güzel çalıştı. Bir topuk pası verirken art adalede sorun oluştu. Karakter olarak arkadaşlarıyla uygun. Bazen dışarıdan oyuncular yanlış değerlendirilebiliyor. Ekibi sahiplendi, seyirci ile çok yakın. Icardi buraya çok çabuk alıştı ancak sakatlık yaşadı. Neden burada tedavi olmadığı konuşuluyor. Dünyada bu var, kimi oyuncular sakatlandığında istediği yerde tedavi olmayı kontratlarına yazıyor. Her şey bizim denetimimizde. Bizim için değerli olan oyuncunun uygun dönmesi” dedi.
“Icardi’nin kalmasını hepimiz isteriz”
Sarı-kırmızılıların teknik yöneticisi, ‘Icardi’nin kalmasını ister misiniz?’ sorusu üzerine, “Santrfor, Galatasaray için çok kıymetli bir konum. Hepimiz isteriz lakin erken konuşuyoruz. Dönemi bitirmek lazım. Şu anda yapılacak bir şey yok. Rashica ile de birebir durum oluyor. Onun da bizimle devam etmesini çok isteriz. Tahminen de devam edecek lakin bu bahisler için erken” diye karşılık verdi.
“Mata ve Mertens, yaş ve karakter olarak çok âlâ futbolcular”
Okan Buruk, “Oyuncularla ilgili bilgileri almıştık. Çalıştığımız Avrupalı bir şirket var. Karakter tahliliyle ilgili raporlar aldık. Hem ben hem ekibimdekiler hem de kulübümüz çok çabuk birilerine ulaşabiliyoruz. Geçen yılki PSG takımına ulaşıp, Icardi’nin artı ve eksisini sorabiliyoruz. Mata ve Mertens, yaş ve karakter olarak hem çok âlâ futbolcular hem de ağabeyler. Stadımızdan, seyircimizden, dışarıdaki coşkudan, futbol sevgisinden çok etkileniyorlar. Bu sahiplenmede tesirli oluyor” açıklamasında bulundu. “Portekizli futbolcu Cristiano Ronaldo üzere bir ağabey ister misiniz?” sorusuna da karşılık veren Buruk, “Ne kadar uygun oyuncu olursa hocalar ister. Hocaların istemesi bitmez” tabirlerini kullandı.
“Memnun kalmadığım maç Kayserispor”
Spor Toto Üstün Lig’de mutlu kalmadığı maçın Kayserispor gayreti olduğunu aktaran Okan Buruk, “Galibiyeti de yenilgisi de kendime yazmıyorum. Bu bir grup işi. Oynattığımız futbolcular da çok uygun. Daha uygununu yapmamız lazım. ‘Bütün sorumluluğu ben aldım. Oyuncunun sorumluluğu yok.’ diyemezsiniz. Oyuncunun da sorumluluğu var. Oyuncularla ortak bir performans sergiliyoruz. Ben onları seçiyorum, çalıştırıyorum ve hazırlıyorum. Oyuncu da en yeterli performansını vermek zorunda. Onu hazırlayan, alana koyan, alanda değişiklikleri yapan kişi ben ve takımım. Kayserispor maçında istediğimiz oyun ortaya çıkmadı. Şanssız da bir maçtı. Maçın başında penaltı konumu da vardı. Mutlu kalmadığım, oyun olarak en makûs olduğumu müsabaka Kayserispor maçıydı. Oyuncular kondisyonunu son haftalara gerçek bulduğu için daha baskılı ve dominant oyun âlâ bir formda ortaya çıktı. Son haftalarda önde baskımızı net bir formda yaptık” biçiminde konuştu.
“Emre hoca yeterli işler yapıyor”
Başakşehir Teknik Yöneticisi Emre Belözoğlu ile ilgili de fikirlerini söyleyen sarı-kırmızılıların teknik yöneticisi, “Maç sonrasında konuşmadık ancak sonuçta futbol bu. Herkes birbirini yenebiliyor. Başakşehir bu sene en âlâ futbolu oynayan ekiplerden biri. Avrupa’da başarılı oldular, az gol yediler. Genel olarak Emre’yi ve Başakşehir’i başarılı buluyorum. Emre hoca güzel işler yapıyor. Futbolun içinde bu çeşit skorlar var” dedi.
Yusuf Demir beklentisi
Sezon başında renklerine kattıkları 19 yaşındaki futbolcuları Yusuf Demir’i pahalandıran Okan Buruk, “Yusuf ortamıza geç katılan oyunculardan biri. Kendisinden beklentimiz yüksek, kıymetli bir yatırım yaptık. Çok genç, oynamak isteyen bir futbolcu. 18 yaşında Barcelona görmüş bir oyuncu. O yetenek var ki Barcelona’da forma giydi. Yusuf’u yine Barcelona’daki düzeyine, isteğine ve motivasyonuna çekmemiz gerekiyor. Uygun çalışıyor. Bir periyot sakatlığı oldu. Birkaç maç ondan ötürü değerlendiremedik. Birkaç maçta yabancı oyuncu kuralından ötürü oynatamadık. Hazırlık maçları Yusuf için de âlâ oldu. Yabancı sorunu var. Türk futbolcularımızdan Kerem son maçta çok yeterli bir oyun ortaya koydu. Abdülkerim geldiği vakte nazaran çok daha özgüvenli ve rahat oynuyor. Ekibe ağabeylik ve liderlik yapmaya başladı. Sol bekte Türk’e döndük. Kazımcan ve Emre orayı paylaşıyor. Rashica nasıl gelip formayı aldıysa Yusuf da birebir biçimde formayı alıp devam edebilir” sözlerini kullandı.
“Barış’ın eksik yanlarını kapatmak için her gün çalışacağız”
Barış Alper Yılmaz’ın genç ve çalışkan bir oyuncu olduğuna değinen Buruk, “Geçen dönem Barış’a yatırım yapıldı. İstekli, genç ve çok çalışan bir oyuncu. Vakit zaman istediklerini alana yansıtıyor. Daha kısa vakitte formayı almak istiyor. Bunun için daha fazla şey yapmaya çalışıyor. Lakin bu isteğinden ötürü yanılgı yapabiliyor. Oyunun içinde kalması, daha çok topa dokunması gerekiyor. Potansiyeli, suratı, driplingi, baş vuruşu ve şutu var. Gelişecek yanları da var. Yaşı çok genç. Barış çok çalışkan bir oyuncu. Bu eksik yanlarını kapatmak için her gün çalışacağız” halinde konuştu.
“Dembele bütün kulüpler için âlâ bir opsiyon lakin devre ortası almak zor”
Okan Buruk, Olimpik Lyon’da forma giyen Dembele’nin bütün kulüpler için âlâ bir opsiyon olduğunu lisana getirerek, “Takımında uzun mühletler almadı. Dönem sonunda da kontratı bitiyor. Bütün kulüpler için âlâ bir opsiyon fakat devre ortası almak güç. Bizim için takım mühendisliği de kıymetli. Ekip içinde değişik tipte oyunculara muhtaçlık var. Transferin başlamasına daha yaklaşık 1 ay var. Bu müddette ne olacağını bilmiyoruz. Bütün mevkilerle ilgili her şey olabilir. Bir liste yapıyoruz ancak şu anda aksiyon aldığımız bir şey yok. Her bölgeye hazırlık yapıyoruz. İkinci yarı çok daha ağır ve çekişmeli geçecek. Rakiplerimizin takımında zenginliğin olduğunu görüyoruz. Bizim de birinci 11’den bir oyuncu olmadığında yedek kulübesinden hiç soru işareti olmadan, düşünmeden bir oyuncu seçmemiz gerekiyor. Elimizde de geniş bir takım var. Kullanamadığım birçok oyuncu var. Bu devir ve hazırlık maçları bizim için ölçü olacak. Sol bekte Türk oyuncularla devam etmeyi düşünüyoruz. Çok geniş bir takımımız var. Kalecilerle 33 kişilik bir takımımız vardı. Hiç oyuncu almasak da şampiyonluğa yetecek takımımız var. Lakin imkân olursa kadroyu güçlendirme ismine düşünebiliriz. Her şey önümüzdeki ay aşikâr olacak” açıklamasında bulundu.
“Şu anda net görüştüğümüz kimse yok”
Tüm maçları takip ettirdiklerini belirten Okan Buruk, “Şu anda net görüştüğümüz kimse yok. Onur ile ilgili haber çıkıyor lakin bizim şu anda iki âlâ sağ bekimiz var. Uğur ile de bir teşebbüsümüz olmadı. Kerem’e, Yunus’a ve elimizdeki Türk oyunculara çok güveniyoruz. Kerem ve Yunus geçen dönem düzgün işler oynadı. Yeterli oyunlarıyla Galatasaray formasını hak ettiler. Her oyuncudan beklentimiz var. Zira kaliteleri çok yüksek. Vakit zaman bu performansı sergilediler, vakit zaman olmadı. Maçların iki oyuncu üzerinden kıymetlendirilmesine katılmıyorum. Bu bir kadro oyunu. Grup düzgün epeyce oyuncuların performansı da artar. Son maçta Kerem’in performansının artma nedeni yanındaki oyuncuların da âlâ oynaması. Türk oyuncularıma çok güveniyorum. Bir kahır olduğunu düşünmüyorum. Ulusal grupta da kimi mevkilerde oyuncu bulamıyorsunuz. Mesela sol bekte son olarak Ferdi geldi. O da 10 numaradan sol beke evrildi. Genel olarak ülke futbolunda birtakım badireler var. Sol bek problemlerden biri lakin Kazımcan genç bir oyuncu. İleride daha güzel şeyler yapacak. Tüm oyuncuları seyrediyoruz. Tahminen ocak ayında bir tasarrufumuz olur. Rıdvan, Halil ve Deniz uygun oyuncu. Hepsini kıymetlendiriyoruz. Ocak ayında daha net bir biçimde ortaya çıkabilir lakin şu anda bir görüşmemiz olmadı” dedi.
“Burada kalıp savaştım”
Takımla yolları ayrılan Emre Kılınç ve Emre Akbaba hakkında da konuşan Buruk, “Sezon başında Emre Kılınç 3 sefer gitmek istediğini söyledi. Son geldiğinde müsaade verdik. Emre Akbaba da birebir formda gitmek istedi. Oynamak istememeyi anlıyorum, hürmet gösteriyorum. Ben de oynamıyordum fakat Galatasaray’da kaldım. 1996’da ayağım kırıldıktan sonra oynamadığım çok vakit oldu. Orada hiç gitmeyi, diğer bir yerde oynamayı düşünmedim. Burada kalıp savaştım. Galatasaray’da oynamak çok kıymetli ve kıymetli. Gidip öteki kadroda birinci 11 oynayacağı vakit daha fazla memnun olacağını düşünene de bir şey diyemiyorsun” tabirlerini kullandı.
“Bir arkadaşım, ‘Tam hoca kovduracak fikstür’ dedi”
İmzayı attığı birinci günden itibaren ‘Şampiyon olacağız. Gayemiz şampiyonluk’ dediğini hatırlatan Buruk, “Çünkü Galatasaray’ın öbür gayesi olamaz. Birinci başladığımızda az sayıda futbolcuyla idmanlara başladık. Kampa az oyuncuyla gittik. Ekibi oluşturmak uzun bir müddet aldık. Güç bir fikstür çektik. Açıklanan fikstür 14. haftaya kadar zordu. Bir arkadaşım, ‘Tam hoca kovduracak fikstür.’ dedi. Hocaların daima dehşetler var. Bazen şampiyon oluyorsunuz fakat sonraki dönem bırakıyorsunuz. Son yıllarda bende ve Sergen hocada oldu. Son üç şampiyonun iki hocası bir sonraki dönem ayrıldı. Futbolda hiç dün yok. Her vakit bugün ve yarın var” dedi.
“Ali Yiğit’in sıhhat durumu iyi”
Oğlu Ali Yiğit Buruk ile ilgili olarak da konuşan Buruk, “İki yenilgimiz var. O da onun olmadığı maçlarda. Okulu devam ettiği için burada yok. Sıhhati âlâ. Her şey yolunda. Denetimlerimiz devam ediyor. O da burada olmayı çok istiyordu. Burası ona da moral oluyor. Futbolu ve oyuncuları çok âlâ biliyor. Bazen bize bir şeyler söylüyor. Mertens’i birinci o bana önermişti” sözlerine yer verdi.
“Asıl sorun yüksek para alıp ekibe katkı sağlamayan oyuncuda”
Buruk, gruplardaki gelir dengesizliğine ait, “Yurt dışından gelen oyuncuya eski ekibinde kazandığını vermek zorundasınız. Elindeki Türk oyuncunun da yaptığı kontrattaki fiyat vakit içinde paha kaybediyor. Bunda iyileştirmeler oluyor. Mutsuzluklar vakit zaman olabiliyor fakat kulüpler de bütçelerini bu türlü dengeleyebiliyor. Herkes gruptaki tüm oyuncuların tıpkı parayı kazanmasını ister lakin bu cins farklılıklar oluyor. Bence ana sorun yüksek para alıp gruba katkı sağlamayan oyuncuda. Yüksek para alıp katkı sağlayan oyuncuda hiçbir sorun yok. O vakit öteki oyuncular da onu kabul ediyor. Düzgün maaş alıp ekibe katkı vermeyen oyuncu olursa grubun istikrarı gidiyor” biçiminde konuştu.
“Fenerbahçe’yi ezberliyoruz”
Fenerbahçe derbisine hazırlandıklarını belirten sarı-kırmızılıların teknik yöneticisi, “Fenerbahçeli futbolcular ve takım bizi ezberliyor, biz de onları ezberliyoruz. Rakiplerinizin de puan kaybetmesini bekliyorsunuz. Rakibimizin ne oynadığını görebiliyoruz. Fenerbahçe’de çok değişiklik göstermiyor. Bir tane oyunu var ve onu oynuyor. Bizim de oynadığımız bir futbol var. İki grup da birbirini tanıyacak. Benim tutumum takım istikrarından yana. Uygun olan 11’in devam etmesini istiyorum. Her maç değerli lakin rakibinizle oynadığınızda daha da kıymetli oluyor. Fenerbahçe – Galatasaray derbisini herkes bekliyor. Umarım hoş ve kaliteli maç olur. Her maçı kazanmak istiyoruz. Yaklaşık 1 ay kaldı” diyerek kelamlarını tamamladı.
İHA
News
